0 votes
by (160 points)
Bunu duyar duymaz, başsavcı, hemen o akşam beni gözaltına aldı. İddia, savunma, Ankara 4. Kolordu Komutanlığı Nezdinde Kurulan Sıkıyönetim I Numaralı Askeri Mahkemesinin 1984/55 Esas numaralı dava dosyası içeriği, yeminli tanık ve katılanların anlatımları ile dosyadaki diğer tüm kanıtların objektif ve kül halinde değerlendirilmesinden Bahçelievler 15. Sokak No:56/2’deki evde oturan maktüller Serdar Alten, Hürcan Gürses, Efraim Ezgin, Osman Nuri Uzunlar, Latif Can, Salih Gevenci, Faruk Ersan’ın olay günü evlerine baskın yapılarak ellerinin arkadan bağlandığı ve eter koklatılmak suretiyle bayıltıkları maktüllerden Salih Gevenci ile Faruk Ersan’ın bir abrabaya konularak Eskişehir Yoluna götürülüp orada başlaarına kurşun sıkılmak suretiyle öldürüldükleri, daha sonra evde kalan maktüllerden Osman Nuri Uzunlar’ın boğularaka, Hürcan Gürses, Efraim Ezgin, Latif Can ve Serdar alten’inde baş ve göğüs kısımlarına tabanca ile ateş edilerek maktüller Hürcan Gürses, If you cherished this short article and you would like to obtain additional data regarding Diyarbakirofisescortlari.com'u incele kindly go to the page. Latif Can ve Efraim Ezgin’in evlerinde öldürüldükleri, Serdar Alten’in ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmasını müteakip 17.10.1978 tarihinde hastanede ölmesi suretiyle 7 kişinin katledilmiş oldukları Semiha Üstündağ adındaki tanığın yolda tesadüfen gördüğü iki genç arasındaki konuşmalarında birinin diğerine "tamam mı" diye soru sorması üzerine ötekinin "5-6-2 tamam reis" şeklinde cevap vermesi ve bu gördüklerini bir aile toplantısında polis memuru Recep Okay’a anlatması, katliam olayının gerçekleştiği ev numarasının 56/2 olması nedeniyle Recep Okay’ın öldürülme hadisesi ile ilgili o gençlerin aralarındaki konuşmaları irtibatlandırarak durumu mesai arkadaşı Selami Ünal’a bildirdiği, Selami Ünal’ında Recep Okay’dan aldığı bilgileri Ankara Emniyeti 2.Şubesinde katliam olayını soruşturmakla görevli komiser dürüst Oktay’a anlatmasını müteakip Semiha Üstündağ’a fotoğraflar göstermek suretiyle o konuşan şahıslardan birinin Duran demirkıran olduğunu saptaması, Duram Demirkıran’ın ise bahçelievler bölgesinde ülkücü görüşün ileri gelenlerinden olması nedeniyle gözaltına alınarak yapılan sorgulamasında olayda adres tesbiti ve gözcülük yaptığını, yakında Ömer Özcan’ın olduğunu söyledikden sonra soruşturma derinleştirilmiş sanıklar Haluk Kırcı, Ahmet Ercüment Gedikli, Ömer Özcan, Duran Demirkıran, ibrahim Çiftçi, Ömer Yavuz Hacıömeroğlu, Abidin Şahiner, Mehmet Kundakcı ve Kadir Temir haklarında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığının 30.7.1979 gün 1979/597 Esas, 1979/1061 iddianame sayılı iddianemesi ile kamu davası açılmıştır

Yukarıda anlatıldığı üzere, sanık Bünyamin Adanalı üzerine atılan suçu işlemediğini olay yerine uğramadığını, olay tarihinde Erzurum’da olduğunu savunmuş ve bu savunmaları mahkememizce dinlenen tanıklar Mesut Nabi Adanalı ve Hasan Fehmi Adanalı tarafından doğrulandığı gibi olayda yargılanıp cezalandırılan ve cezasını çektikden sonra çıkan Duran Demirkıran’da sanık Bünyamin Adanalı’nın olaya katılmadığını, Bünyamin Adanalı’yı birkez gördüğünü ve kendisininde olaya katılmamasına rağmen baskı ve işkence sonucunda hazırlıkda suçu üzerine aldığını söylemiştir. Bu isimler ve bildirim karşısında İbrahim Şahin’in davranışları, bu olayda Abdullah Çatlı’nın varlığı ve adı geçen diğer kişilerle birlikte eylemleri hususunda bilgi sahibi olduğunu göstermiştir. Bu düğünün kirveliğini Abdullah Çatlı (Mehmet Özbay sahte kimliği ile) ve İbrahim Şahin birlikte üstlenmişlerdir. Raporunun (G) bölümünde Şahin Ekli ile ilgili pasaport düzenleme ve Mehmet Özbay adına düzenlenen silah taşıma belgelerinin irdelemesi yapılmıştır. Bu mesajdan önce Dışişleri Bakanlığının 10.04.1990 tarihli yazılarında da; Abdullah ÇATLI’nın sözkonusu hapishaneden iki (2) Yugoslav, iki (2) İtalyan ve 1963 Sandıklı doğumlu Mehmet ve Hanım oğlu Ahmet TANRIKULU isimli Türk uyruklu şahısla birlikte kaçtığının belirtildiği anlaşılmıştır. Adıgeçenin, 23.02.1982 günü İsviçre’nin Zürih kentinde Milliyet Gazetesi Genel Yayın Müdürü Abdi İPEKÇİ’nin öldürülmesinde bu suçu azmettirmek, suçta kullanılan silahı temin etmek, 6136 sayılı kanuna muhalefet suçlarından "KIRMIZI BÜLTEN" ile aranan Mehmet ŞENER isimli şahısla birlikte; Zürih Savcılığınca çıkartılan tevkif müzekkeresine istinaden 03.02.1954 doğumlu Mehmet SARAL adına tanzim edilmiş "Sahte Pasaport Kullanmak" suçundan yakalandığı ve ÇATLI’nın 24.02.1982 tarihinde aynı Savcılıkça saat 14.00’de serbest bırakıldığı;Adı geçenin, Fuat KOÇAL ve Nevzat BİLECAN isimli şahısların da aralarında bulunduğu ve 1984 yılının Nisan ayı ortalarında İsviçre’ye yaklaşık 3 kg

Your answer

Your name to display (optional):
Privacy: Your email address will only be used for sending these notifications.
Welcome to FluencyCheck, where you can ask language questions and receive answers from other members of the community.
...