0 votes
by (120 points)
Şehrin güzelliklerini ve gizli köşelerini birlikte gezebilir ve eğlenceli anlar yaşayabiliriz. Şehrin arka sokakları, sadece yerel halkın bildiği gizli bahçeler, tarihi çeşmelerin etrafında bir kahve molası vermek, Diyarbakır’ın meşhur etli çöreğini birlikte tatmak… Adı geçen bu kişilerin böyle bir olay etrafında yoğun görüşme, beraberlik ve dayanışma içerisinde bulunmaları, özel kasıtla hareket ettikleri kanaatini oluşturmaktadır. Bu isimler ve bildirim karşısında İbrahim Şahin’in davranışları, bu olayda Abdullah Çatlı’nın varlığı ve adı geçen diğer kişilerle birlikte eylemleri hususunda bilgi sahibi olduğunu göstermiştir. Adı geçen mahkemece yapılan yargılama sonucunda 19 Aralık 1985 gün 1984/55 Esas ve 1985/311 karar numaralı ilamla " İbrahim Çiftçi, Ömer Yavuz Hacıömeroğlu, Abidin Şahiner, Mehmet Kundakçı ve Kadir Temir’in beraatlerine, sanıklar Duran Demirkıran ile Ömer Özcan’ın TCY,’sının 149/2, 65/3 ve 59. maddeleri gereğince 12’şer yıl 6’şar ay ağır hapis cezası ile sanık Ahmet ercüment Gedikli’nin ömür boyu ağır para cezası ile ve sanık Haluk Kırcı’nın ise idam cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiş ve karar temyiz edildikten sonra Yargıtay’dan geçip Sıkıyönetim Mahkemesince yeni baştanhüküm kurularak enson Ankara 1 Numaralı Askeri Mahkemesinin 17.06.1988 gün 1987/44 Esas 1988/101 karar numaralı ilamı ile kesinleşmiştir. Yukarıda anlatıldığı üzere, sanık Bünyamin Adanalı üzerine atılan suçu işlemediğini olay yerine uğramadığını, olay tarihinde Erzurum’da olduğunu savunmuş ve bu savunmaları mahkememizce dinlenen tanıklar Mesut Nabi Adanalı ve Hasan Fehmi Adanalı tarafından doğrulandığı gibi olayda yargılanıp cezalandırılan ve cezasını çektikden sonra çıkan Duran Demirkıran’da sanık Bünyamin Adanalı’nın olaya katılmadığını, Bünyamin Adanalı’yı birkez gördüğünü ve kendisininde olaya katılmamasına rağmen baskı ve işkence sonucunda hazırlıkda suçu üzerine aldığını söylemiştir

Adı geçen kişiler bu şekilde serbest bırakıldıktan sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğüne gelen İstihbari bilgiler üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından araştırmalar sürdürülmüş ve bu kişilerin bu olaya iştirak ettikleri hususunda emareler elde edildiği bildirilerek bu durum bizzat İstanbul Emniyet Müdürü tarafından Sayın Cumhurbaşkanı’na ve Sayın Başbakan’a şifahi olarak arzedilmiştir. Bu olayla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğünde sürdürülen araştırmalar sırasında Ö.Lütfi TOPAL’ın öldürülmesinde kullanılan ve olay yerinde terkedilen Kalashinkov marka tüfeklerden birinde, bu tüfeğin iki şarjörünü birbirine monte etmekte kullanılan koli bantının iç yüzeyinde bulunan 1 adet parmak izinin mukayese çalışmalarında, bu parmak izinin 26.02.1992 tarihinde sahte pasaport ile Atatürk Hava Limanından çıkış yapmak istediği sırada yakalanan Şahin EKLİ isimli kişiye ait olduğu tesbit edilmiştir. Ömer Lütfi TOPAL’ın Bodrum’da bulunmaması nedeniyle 7.6.1996 tarihinde savunmasının alınması için İstanbul C.Başsavcılığına yazılmak suretiyle bu tarihten itibaren aranmaya başlandığının belirtildiği incelenmiştir. Diyarbakır escort olarak sizlerle paylaştığım her anı özel kılmak için buradayım. Diyarbakır Escort kusursuz bir kadınla geçen zamana uyumlanın ki, daha yoğun olacağınız anların tadı da bedensel anlamda sizi sarıp sarmalamış olsun. Ömer Lütfü TOPAL’ın üzerinde bulunan, Savcılıkça ailesine teslim edilen SSCB’ne ait Diplomatik Pasaportun Türkmenistan Cumhurbaşkanı tarafından verildiği, bu pasaportun Türkmenistan, Azerbeycan ve Amerika seyahatlerinde adı geçen kişi tarafından yurtiçi giriş ve çıkışlarda kullanıldığı belirlenmiştir

DGM'deki hâkim ve savcılar dahi sabah yemin ediyordu, şimdi, 11. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimi -ismini unuttum, orada 1. No'lu DGM Başkanıydı - o dahi dedi ki: "Vallahi, Mehmet Ali Bey, biz gidiyorduk, Diyarbakır Söz Gazetesini masamızda gördüğümüz zaman yürekleniyorduk; diyorduk, oh, bak, böyle, devleti, bu bölgede, bu Diyarbakır'da devleti savunan bir yayın kuruluşumuz vardır." Böyle yürekleniyordu hâkim, savcılar ve etle tırnak gibiydik; yani, bir suçumuz yoktu, biz devletle çalışıyorduk. Paşam, hayırdır dedim. "Vallahi, Mehmet Ali Bey, çok gizli bir rapor bize gelmiş." Nereden gelmiş Sayın Paşam? Aç generali. Millî Savunma Bakanlığı Müsteşarını aç, ara, söyle kendisine." Aradı, benim yanımdaydı. "Vallahi, paşam, olamaz. Paşam, kolorduda ve sizin imzanıza; yani, sizin adınıza -bir kolordu komutanı adına diyor, imza ediyor- böyle bir sahte belge tanzim edilmiştir. O zamandan 1990'lara kadar, 1992'lere kadar hiç problem yok; yani, hiçbir şey yok. 1993'e kadar problem yok. CEVAP - Tabiî, 1993'e kadar problem hiç yoktu. SORU - 1982'den 1993'e kadar

If you adored this article and you would like to collect more info concerning diyarbakir escort randevu i implore you to visit our own web site.

Your answer

Your name to display (optional):
Privacy: Your email address will only be used for sending these notifications.
Welcome to FluencyCheck, where you can ask language questions and receive answers from other members of the community.
...